Türkçe'ye çeviri: Elif İrtemçelik ve Tuğçe Tunalılar | Cancer Research Simplified
Araştırmacılar, depresyon taramasına katılan meme kanseri, akciğer kanseri ve kolorektal kanseri hastalarından alınan verileri incelemişlerdir. Araştırmacılar depresyonun, kanser tedavisi muayenehanesine giden hastalarda yaygın olduğunu ve çoğu zaman yetersiz miktarda müdahale gördüğüne karar vermişlerdir. Dolayısıyla kanser tedavisi gören hastalarda acil olarak ağır depresyonun kontrolünü geliştirmek gerekmektedir. Lancet araştırması [1] birleşik tedavi (kanser ve depresyon tedavisi) gören hastaların daha düşük miktarda depresyon ve endişe, daha düşük oranda ağrı ve halsizlik ve daha yüksek yaşam kalitesi deneyimlediklerini göstermiştir. Başka bir araştırma [2] iyileşme tahmini düşük olan bir grubun birleşik tedavi programının sonuçlarını anlatmış ve bu esnada geleneksel tedavi yöntemlerinden daha etkili olduğunu belirtmiştir. Bu araştırmacılar kanser hastaları için, depresyon tedavisinde birleşik tedavi programının ağır depresyon geçiren kanser hastaları için etkili bir tedavi yöntemi olduğuna ve depresyona eşlik eden diğer rahatsızlıklar için de bir tedavi örneği olabileceğine karar vermişlerdir.
Herkes, ama özellikle kanser hastaları ve akrabaları, depresyon göstergesi olan bulgulara dikkat etmelidirler. Bu bulgulardan bazıları:
Kaynaklar:
1. Sharpe, M. et al. (2014). Integrated collaborative care for comorbid major depression in patients with cancer (SMaRT Oncology-2): a multicentre randomised controlled effectiveness trial. The Lancet, Volume 384, Issue 9948, Pages 1099-1108.
2. Walker, J. et al. (2014). Integrated collaborative care for major depression comorbid with a poor prognosis cancer (SMaRT Oncology-3): a multicentre randomised controlled trial in patients with lung cancer. The Lancet Oncology, Volume 15, Issue 10, Pages 1168-1176